Uygulanmayan bir ANAYASA…

 TÜRKİYE CUMHURİYETİ’nin EN TEMEL PROBLEMİ;
VE ASIL SORGULANMASI GEREKENLER :

Ülkemizin en temel problemi, Anayasal hakların siyasiler tarafından gasp edilmesidir.

İktidar Partisi elindeki bütün gücü kullanarak, karşı düşüncede olan her türlü gücü sindirmeyi hedeflemişken, muhalefet partileri ise asıl sorunlara çözüm bulma yerine, ilgisiz detaylar üzerinde çaba harcamaktadır.

EN TEMEL MADDELERİ BİLE UYGULANMAYAN BİR ANAYASA VARKEN,
YENİ BİR ANAYASANIN FAYDA SAĞLAYACAĞINI DÜŞÜNMEK EN BÜYÜK YANLIŞ OLACAKTIR…

 

Lütfen Aşağıdaki Soruları
Evet – İNANIYORUM /
Hayır – İNANMIYORUM olarak yanıtlayınız…

1. Ülkemizin halkımız tarafından yönetildiğine, siyasilerin başka devletler, kişiler ve çevrelerin baskısı altında kalmadan millet adına ülkeyi yönettiğine (6),

2. İşçi (ya da işsiz) Erdoğan’ın oğlu ile Bürokrat Erdoğan’ın oğlunun ülkemizde aynı ayrıcalıklara ve haklara sahip olduğuna (10),

3. Devlet makamlarının her ikisine de aynı şekilde ve eşit davrandığına (10),

4. Devletin bütün vatan sathındaki insanlarımızı, vurguncu, tefeci, rantçı, üçkağıtçı ve eşkıyaya karşı yeterince koruduğuna (19),

5. İnsanlarımızın özel görüşmelerinin başkaları tarafından dinlenmediğine (22),

6. “Dindar Değilim” diyen bir vatandaşımızın, devlet veya hükumet yanlısı belediyede ihalesinde “Dindarım” diyen bir vatandaş kadar eşit şansa sahip olduğuna (24),

7. İnsanlarımızın düşüncelerini, ceza yemeden, mahkemeye düşmeden, Balyoz, Ergenekon gibi nedenlerle tutuklanmadan özgürce açıklayıp paylaşabildiğine (25-26),

8. Basının hür olarak ve sansür edilmeden çalışabildiğine, yazarlara baskı yapılmadığına (28),

9. Alın teri ile çalışan insanlarımızın, devletle iş birliği yapan TOBB, Ticaret Odaları kurumlarca/örgütlerce, devlet eli ile haraca bağlanmadığına (33),

10. İnsanlarımızın, önceden izin almadan ve devlet tarafından tartaklanmadan, su sıkılmadan, gaz püskürtülmeden, dövülmeden, yerlerde süründürülmeden fikir ve düşüncelerini açıklama hakkına sahip olduğuna (34),

11. Suçluluğunuz kanıtlanmadan, aylarca veya yıllarca hapishanelerde tutulmayacağınıza (38),

12. Vatandaşların, özgürce ve dilediği kadar eğitim ve öğrenim hakkı olduğuna ve bunu özgürce kullanabildiğine (42),

13. Devletin, tarih, kültür ve tabiat varlıklarını koruduğuna ve korumak için tedbirler aldığına, (63),

14. Devletin, sanat faaliyetlerini ve sanatçıyı koruduğuna, desteklediğine ve sanat sevgisinin yayılması için gerekli tedbirleri aldığına (64),

15. Siyasilerin, ideolojilerini yaymak ve güç sağlamak için, gizli kaynaklardan para almadığına (69),

16. Vatan Hizmetinin her Türk’ün hakkı ve görevi olması için herkese eşit davranıldığına (72),

17. İnsanlarımızın vergilerini kendi mali gücüne göre ödediklerine (73),

18. Genel seçimlerde, yargı organlarının seçimlerini adil bir şekilde yönettiğine ve denetlediğine (79),

19. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin, milletvekilleri ile onların yandaşları değil de bütünü ile Türk Milletini temsil ettiğine (80),

20. Hakimlerin ve savcıların tamamen bağımsız olduklarına (138),

21. Hakim ve savcıların görevlerini adaletle yerine getirmelerini engellemek için görevlerinden alınamadığına/alınmayacağına (139),

22. Cumhurbaşkanı’nın devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışması ile Anayasa’nın yazıldığı gibi uygulanmasını titizlikle gözettiğine (104),

23. Kanunların Anayasa’ya aykırı olamadığına/olmayacağına (11),

 

Yukarıda sorgulanan her bir madde,
İNSANLARIMIZA HAK OLARAK VERİLEN BİR ANAYASA MADDESİDİR.
Cümle sonundaki parantez içindeki rakamlar ilgili Anayasa Maddelerin numaralarıdır.

Bir Vatandaş olarak baktığımızda, “Hayır” veya “İnanmıyorum” olarak yanıtladığınız her madde, , ANAYASAL OLARAK Türkiye Cumhuriyetinde, İnsanlarımıza verilen hakların aslında VERİLMEDİĞİNİ göstermektedir.
Anayasal Haklarımızın Savunulması en büyük mücadelemiz olmalıdır. 

 

İLGİLİ Anayasa Maddeleri

MADDE 6 .
Egemenlik, kayıtsız şartsız Milletindir

MADDE 10-
Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir. Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz. Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar.

MADDE 11-
Kanunlar Anayasaya aykırı olamaz.

MADDE 19-
Herkes, kişi hürriyeti ve güvenliğine sahiptir.

MADDE 22-
Herkes, haberleşme hürriyetine sahiptir. Haberleşmenin gizliliği esastır.

MADDE 24-
Herkes, vicdan, dinî inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir.

MADDE 25-
Herkes, düşünce ve kanaat hürriyetine sahiptir.

MADDE 26-
Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir.

MADDE 28-
Basın hürdür, sansür edilemez. Basımevi kurmak izin alma ve malî teminat yatırma şartına bağlanamaz.

MADDE 33
Herkes, önceden izin almaksızın dernek kurma ve bunlara üye olma ya da üyelikten çıkma hürriyetine sahiptir. Hiç kimse bir derneğe üye olmaya ve dernekte üye kalmaya zorlanamaz.

MADDE 34-
Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir.

MADDE 38-
Suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar, kimse suçlu sayılamaz.

MADDE 42-
Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz.

MADDE 63-
Devlet, tarih, kültür ve tabiat varlıklarının ve değerlerinin korunmasını sağlar, bu amaçla destekleyici ve teşvik edici tedbirleri alır.

MADDE 64-
Devlet, sanat faaliyetlerini ve sanatçıyı korur. Sanat eserlerinin ve sanatçının korunması, değerlendirilmesi, desteklenmesi ve sanat sevgisinin yayılması için gereken tedbirleri alır.

MADDE 69-
Yabancı devletlerden, uluslararası kuruluşlardan ve Türk uyrukluğunda olmayan gerçek ve tüzelkişilerden maddî yardım alan siyasî partiler temelli olarak kapatılır.

MADDE 72-
Vatan hizmeti, her Türkün hakkı ve ödevidir.

MADDE 73-
Herkes, kamu giderlerini karşılamak üzere, malî gücüne göre, vergi ödemekle yükümlüdür.

MADDE 79-
Seçimler, yargı organlarının genel yönetim ve denetimi altında yapılır.

MADDE 80-
Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, seçildikleri bölgeyi veya kendilerini seçenleri değil, bütün Milleti temsil ederler.

MADDE 104 –
Cumhurbaşkanı Devletin başıdır. Bu sıfatla Türkiye Cumhuriyetini ve Türk Milletinin birliğini temsil eder; Anayasanın uygulanmasını, Devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını gözetir.

MADDE 136-
Genel idare içinde yer alan Diyanet İşleri Başkanlığı, lâiklik ilkesi doğrultusunda, bütün siyasî görüş ve düşünüşlerin dışında kalarak ve milletçe dayanışma ve bütünleşmeyi amaç edinerek, özel kanununda gösterilen görevleri yerine getirir.

Madde 138-
Hâkimler, görevlerinde bağımsızdırlar; Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdanî kanaatlerine göre hüküm verirler.
Hiçbir organ, makam, merci veya kişi, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hâkimlere emir ve talimat veremez; genelge gönderemez; tavsiye ve telkinde bulunamaz.

MADDE 139-
Hâkimler ve savcılar azlolunamaz, kendileri istemedikçe Anayasada gösterilen yaştan önce emekliye ayrılamaz; bir mahkemenin veya kadronun kaldırılması sebebiyle de olsa, aylık, ödenek ve diğer özlük haklarından yoksun kılınamaz.

 

“HAYIR – İNANMIYORUM” CEVAPLARINIZ İÇİN;

Ekli slaytlara göz atın lütfen…