Kimin Malını, Kime Özelleştirmek…

Kimin Malını, Kime Özelleştirmek…
VE NE HAKLA…

2012-06-04_OzellestirmeIdaresiÖzelleştirme adı altında ülke kaynakları talan ediliyor. Sorumlusu yalnızca AKP Hükumeti değil, özelleştirmeye katkıda bulunan bütün hükumetler sorumludur. AKP ise burada, tüm hükumetlerin  bu konuda feriştahıdır. Yüz kızarmama konusunda yeterli eğitimleri olsa bile, “Türkiye Nato Toprağıdır” veya “BOP Eş Başkanıyız” derken kelimelerin ne kadar biribirine takıldığını görebilirsiniz.

Ağızları ile ne söylerlerse söylesinler,
Özelleştirmelerin hiçbir tutar tarafı yoktur…
Akla gelen birçok da sakıncası vardır. Bu sakıncaları başka bir makalede
değerlendireceğiz ama burada özelleştirmeleri başka bir bakış açısı ile
inceleyeceğiz.

Öncelikle bu Vatan Bizim vatanımız…
Atalarımızdan bizlere miras kalan bir vatan; Türkiye Cumhuriyeti…

Savaşlar nedeni ile neredeyse dümdüz olmuş bir ülke…
Kurtuluş savaşından beri, yine hükumetlerin “Amerikancı” olması nedeniyle birçok engellemeyle, verimsizlerştirmeyle karşılaşmasına rağmen birçok değer üretti…

Bu değerler, fabrikalar, limanalar, hava yolları, barajlar, köprüler, enerji tesisleri vs…
İçerisinde Joni, Hans, Frenk ve Samuel’kerin emekleri ve katkıları olmadan…
Yani yalnızca atalarımız, babalarımız ve bizlerin alın teri ile,
Vermiş olduğumuz vergilerle oluşturulan değerler bunlar…
Yani Türk varlığı ile var edilmiş herşey, Onları var eden insanların ve onların mirasçılarının hakkıdır…
Aynen bir evin, arsanın, tarlanın, fabrikanın haklarının anne ve babadan çocuklarına miras kalması gibi…

Belki şunu bile ayırmak mümkün olabilir.
1920’lerden beri bu ülke için çalışan, alın teri döken Türk Vatandaşları ile,
2000 yılında göçmen olarak gelen veya sonradan
Türk vatandaşı olan kişilerin hakları bile bu bazda ayrıştırılabilir.

Bu arada hemen parantez açarak söylemek gerekirse, uzun zamandan beri,
çok daha fazla vergi toplanıyor olmasına rağmen ülkeye çakılan bir çivi miktarı
Ne zazıkki artmak yerine azalmaktadır.

O zaman, toplanan bu vergilerin ne olduğu meçhuldür.

Şimdi birileri çıkıp, bu fabrikaları, tesisleri, bankaları,
(alınan paraların nereye gittiği bile belli olmaksızın)
özelleştirme adı ile başkalarına devredemez.
Çünkü,sattıkları bu değerler, onlara ait değil ve
Kimse onlara bu hakkı vermiyor…

Bir basamak daha ileriye gidecek olursak,
%50 oy aldıklarını söyledikleri insanlar da bu hakkı onlara vermiyor.
Hatta, onlar da vermiş olsa bile geride kalan %50 onlara bu hakkı vermiyor…
Yani, Atalarımzdan kalan alın terinin özel bir şekilde korunması ve değerlendirilmesi ve
Bizlerden sonraki nesillere de aynı şekilde aktarılması gerek…

Nasıl ki,
Devletin gidip, Sabancı Holding’e, Türkcell’e, Ülker Holding’e el koyup, başkalarına satması
ve paraları çarçur etmesi kanun dışı ise,
Özelleştirme de aynı mantık ile bütünüyle kanun dışıdır.

Çünkü, satılan bu değerler, satanlara ait değildir.
Onların bu değerleri satma hakkı yoktur.
Bu vesile ile servetlerine servet katma hakkı yoktur…

Zaten satacak da ne kadar mal kaldı bilinmez ama duyduğumuz kadarı ile devlet, oturduğu binaların
mülkünü satıp, kiracı olarak oturmayı düşünüyormuş… Kısaca bataktan kurtulmak için
Başka bir batağa saplanmak bir çözüm değil…

Bu nedenle hükumetin;
Neden her şeye zam yapmak zorunda olduğunu;
Neden halen sıcak para bulmak zorunda olduğunu ve bu kadar borç varken
Ülkenize neden “bir çivi çakımı” bile yatırım yapılamadığını göstermektedir…
Çünkü kaba bir deyişle toplanan vergilerin çok büyük bir kısmı faiz ödemelerine harcanmaktadır…

Bakınızı ANAYASA ne diyor?

ANAYASA MADDE 35- Herkes, mülkiyet ve miras haklarına sahiptir.
Bu haklar, ancak kamu yararı amacıyla, kanunla sınırlanabilir.
Mülkiyet hakkının kullanılması toplum yararına aykırı olamaz.

Mülkiyet hakkını toplum yararına aykırı kullananlar HALK değil HÜKUMETLERDİR.
(Gasp edip Satmak ve İnsanlarımızı fakirleştirmek…)

Bu nedenle,Hepimiz şunu bilelim…

SATMAK BİR ÇÖZÜM DEĞİL…

ÜSTELİK SATTIĞIN MAL DA SENİN DEĞİL…

Erbakan Hoca’nın deyimi ile;

“HADİ ORADAN SEN DE” diyip;

BU ÖZELLEŞTİRME KIYIMININ MUTLAK SURETTE ENGELLENMESİ GEREKİYOR…

 

 

Kaynaklar :